Kişi, hangi mezhebe tâbi olursa olsun bir cemaatte namaz kıldığında imam nasıl kılarsa onun da bütünüyle imama tâbi olması gerekir, ayrıca bir de kendi mezhebini uygulaması gerekmez. Bu bütün kardeşlerimiz için, bütün mü’minler için geçerlidir; yani Şafii mezhebindeki biri Hanefi mezhebindeki bir imama uyduğunda ona tâbi olmuş olur, başka bir harekette, tavırda bulunursa tâbi olmamış olur.
Aynı şekilde bir Hanefi de Şafii olan bir imama uyduğunda ona olduğu gibi tâbi olması gerekir. Aralarında bir fark yoktur ve aralarını ayırmak doğru değildir. Eğer hepsi hak ise bu durumda sorun yoktur. Hatta bütünüyle tek bir mezhebe tâbi olmadığını ve ötekileri de hak olarak kabul ettiğini ortaya koyabilmek için kişinin mutlaka arada bir öteki imamlara da uyması gerekir ki onları da hak olarak kabul etmiş olsun, bir tek kendi mezhebini kabul etmemiş olsun. Onların da hak olduğunu kendi üzerinde ispatlamış olsun. Onun için kardeşimiz rahatlıkla başka bir mezhepten olan imama uyabilir. İmam nasıl yapıyorsa onun da o şekilde yapması doğru olur.