Allah’ın ramazandan gayesi ve muradı, nefse hâkim olma eğitimini yaptırmaktır. Kendi kendimize, arzularımıza, isteklerimize bedenin arzu ve isteklerine hâkim olabilme eğitimini yaptırmaktır.

Eğer ramazan ayında biri helal olanlardan kendini sakındırabilirse, kendini kontrol edebilirse, kendi kendine, nefsine, arzularına ve isteklerine hükmedebilirse ramazandan sonra da sadece helal olanlara değil; haram olanlara karşı da kendi kendini kontrol edebilir, kendi kendine hükmedebilir. Eğer biri kendi kendini kontrol edemiyorsa kontrolden çıkmış, başka biri onu kontrol ediyor demektir. Kim kontrol eder? -Arzuları, istekleri, nefis ve şeytan onu kontrol eder, yürütür.

Eğer kendi kendimizi kontrol edemezsek Allah’a kul olmamız da mümkün olmaz; çünkü kulluk kontrolü gerektirir. Allah’a kul olma yolunda kendini kontrol etmek, Allah’ın emirlerine itaat etmek, yasaklarından sakınmak için mutlaka kendimizi kontrol edebilmemiz gerekir ki Allah yolunda yürüyebilelim, kul olmaya çalışabilelim, kul olabilelim. Eğer kontrolü kaybedersek o zaman da kontrolü nefis ve şeytan eline alır, bizi idare eder.

Nefis ve şeytan kontrolü eline alıp bizi idare etmeye kalkınca ne deriz? - “Kendimi kontrol edemedim, kendime hâkim olamadım, nefsime yenildim, şeytana yenildim.” Neyden dolayı?  -Kendimizi kontrol edemediğimizden, kendi kendimize hâkim olamadığımızdan dolayı. Eğer kendimize hâkim olamazsak kendimize Allah’ın hükmüyle hükmetmemiz de mümkün olmaz. Allah ayeti kerimede; “…Allah’ın hükmüyle hükmetmeyenler kâfirlerin ta kendisidir”^[1] buyurur. İdare edenlerin Allah’ın hükmüyle hükmetmesi gerekir ve herkesin öncelikle kendini idare etmesi gerekir.

Gönül bir kâinat, bir âlemdir, vücut, onun saltanat sürdüğü, emri ve kontrolü altında olması gereken vücut ülkesi; yani gönül âlemidir. Bunlarda mutlaka kişinin hükmetmesi gerekir. Kişinin kendine Allah’ın hükmüyle hükmetmesi gerekir ki; Allah’a kul olabilsin, mü’min olabilsin, Müslüman olabilsin. Yoksa kişi kontrolü kaybettiyse, kontrolü şeytan ve nefis ele alırsa bu durumda onu ters tarafa doğru yürütür. Şeytan onu cehenneme sürükler.

Allah ayeti kerimede; “…Allah sizi karanlıklardan nura davet eder, şeytan da sizi nurdan karanlıklara davet eder…”^[2] buyurur.  Şeytan onu karanlıklara doğru sevk eder. Kim neye meyletmişse şeytan onu oradan çeker. Şeytanın gücü nerede yetiyorsa, o kul nerede açık kapı bırakmışsa onu oradan cehenneme doğru çeker, sürükler, götürür. Sonra uçurumdan aşağı atarken; “ben bundan Allah’a sığınıyorum, ben böyle yapamam, ben âlemlerin rabbinden korkarım” der.

Bütün ramazan ayı boyunca kendimizi kontrol etmeyi, kendi kendimize hükmetmeyi, kendimize Allah’ın emriyle, Allah’ın hükmüyle hükmetmeyi öğrenip bunu yapmaya çalışır ve bunun eğitimini yaparız. İnşallah ramazandan sonra da kendi kendimize hâkim olur, Allah’ın hükmüyle kendimize hükmeder, mü’min olur, Müslüman oluruz. Yoksa hükümranlığı şeytana ve nefse teslim ettik mi kendimizi kaybettik demektir. Allah’ın bize teslim ettiğini biz de şeytana teslim edip emanete ihanet ettik demektir. Kaybedeceğimiz şey nedir? -Kendimizi kaybederiz, rabbimizi, insanlığımızı, Hz. İnsan olmayı kaybederiz.

Ramazandan sonra kendimize ramazandaki gibi hükmetmeye, hâkim olmaya devam edeceğiz inşallah! Yapmamız gereken şey bunu unutmamaktır. Allah’ın hükmüyle kendimize hükmetmeye devam etmektir. Allah hepimizi kendi kendine hükmeden, kendine hâkim olan, Allah’ın hükmüyle kendisine hükmeden kullarından eylesin