Böyle bir şey yoktur! Eğer böyle bir şey olursa o zaman kimse çalışmasın, kimse bir şey yapmasın, o sureyi, o ayetleri okusun işi hallolsun! Birbirimizi böyle şeylerle kandırmayalım.

Bir de bunu rivayet edilmiş gibi, hadis gibi takdim etmek bütünüyle yanlıştır. Herhangi bir ayeti okuduğumuzda ve onu anlayıp gereğini yerine getirdiğimizde muradımız mutlaka hâsıl olur; yani diyelim ki  “İyyâke na'budu ve iyyâke nestaîn(nestaînu)” ^[1] ayetini okuduk ve  “Yalnız sana âbd oluyoruz ve yalnız seni ( isti’an ediyoruz seni istiyoruz, senin rızanı, dostluğunu, cemalini ) istiyoruz” dedik.  Bunu bin kere okursak gerçekten Allah’a âbd oluyor ve Allah’ı istemiş oluyor muyuz ya da yüz bin kere okursak öyle bir şey hâsıl olur mu?          -Hâsıl olmaz. Âbd olmak için çaba ve gayret sarf etmemiz gerekir; yani o muhabbeti alabilmek için rabbimizi tanımaya çalışmamız gerekir.

Allah’ın, ayetlerden kendini tanıttığı gibi bütün âlemden, kendi üzerinden ve bütün varlık üzerinden Allah’ın kudretini, Allah’ın hâlık oluşunu, rahman oluşunu, rahim oluşunu, rezzak oluşunu kerim oluşunu ve hâfiz oluşunu seyretmek gerekir ki Allah’ı tanıyabilelim. Allah’ı tanıdıkça, marifetimiz arttıkça onu sever ve ona âbd oluruz.

Allah’ı istemek için isteyebilmek için “yalnız seni istiyorum” diyebilmek için Allah’ın dostluğunu, yakınlığını ve onsuz olmadığımızı anlayıp bunu tatmak gerekir. Bu, bir çaba ve gayreti, bir yürüyüşü, bir yolculuğu gerektirir; yani manevi bir yolculuğu gerektirir. Yoksa sadece “bunu okuduk oldu” dersek olmaz,  böyle bir şey olmaz. Allah herkese akıl vermiştir. Bunu söyleyenlere de akıl vermiş; ama demek ki akıllarını kullanmıyorlar.

O yüzden sureyi 66 defa okuyanın her duası kabul olur demek iftira olur. Bu, insanları yanlış tarafa ve yanlış yere yönlendirmek olur. Söyleyen kardeşimiz bunu duyduğu için bilmeden söylemiştir ya da kitaptan okumuştur onu söylüyor.

Her neyi dinlersek dinleyelim ya da okursak okuyalım onu mutlaka Allah’ın vahyinin ölçüsüne vurmamız gerekir, resulünün sünnetinin ölçüsüne vurmamız gerekir tutuyorsa doğru, tutmuyorsa o yanlıştır. Eğer tutmadığı halde  onu  kabul edersek ayeti inkâr etmiş oluruz. Resulullah (s.a.v) Efendimiz’in hayatını, tavrını, işini ve söylediklerini inkâr etmiş oluruz. Onun için bu konuda dikkatli olmak gerekir. Kardeşlerimiz zaten soruyor doğru mudur diye.  El cevap; doğru değildir.