Berzah; iki ara âlem, dünya ile ahiret arasındaki ara âlem demektir. Allah, kişi öldükten sonra da ruhların o âlemde olduğunu beyan eder. Bununla beraber ruhların yukarıdan aşağıya kadar menzilleri olduğunu buyurur. Tabiri caizse o âlemdekilerin pencereleri vardır. Yukarıda olanlar cenneti, aşağıda olanlar ise cehennemi seyreder dolayısıyla herkes gideceği yeri seyreder. Resulullah (s.a.v.) Efendimiz berzah âlemi için İsrafil (a.s.)’ın üfleyeceği sur olduğunu söyler. İsrafil (a.s.) sura üfürünce bütün ruhlar aşağı dökülür. Berzah âlemi hem ara âlemdir hem de öldükten sonra bulunduğumuz âlemdir, kabir âlemi de oraya dâhildir. Cehenneme gidenler en aşağıda olduğu için cehennemi seyreder, yukarıda duranlar da cenneti seyreder. Cennet en yukarıda, cehennem de en aşağıdadır.

Allah ayeti kerimede; “cehennemliklerin kitapları siccindedir^[1], cennetliklerin kitabı da iliyyindedir. İliyyin nedir biliyor musun? O, iyilerin defterinin olduğu yerdir. Onları mukarrebun olanlar (Allah’ a yakın olanlar) görür”^[2] buyurur. Bu söylediklerimizin hepsi berzah âleminde, o ara âlemdedir. Kıyamet kopunca, o son saat gelip sura üfürülünce bütün ruhlar oradan dünyaya iner, kendi bedenlerine girip kıyamet yerine doğru yürürler. Her âlemin belli bir vakti vardır. Sura üfürülünce dünya yok olur, gök yok olur, yer yeni bir yer, gök yeni bir gök olur. “Yeryüzü rabbinin nuruyla aydınlanır”^[3] buyurur. Allah o âlemi yok edip yerine başka bir âlem yaratır. Sura üfürülünce o âlem de aynı şekilde yok edilmiş olur. Yeni bir âlem yaratılmış olur.